Etkilenen değil, etkileyen olarak et yiyenler arasında yaşamak

Carol J. Adams’ın vejetaryen olmakla ilgili şimdiye kadar yazdığı kitapların tamamını niteleyen kitabı “Et Yiyenler Arasında Yaşamak / Vejetaryenler ve Veganlar İçin Hayatta Kalma Rehberi” yazarın önsöz kısmında kurduğu şu cümle ile başlıyor: “Eylül 1974’te et yemeyi bıraktığım günden bu yana, et yiyenler arasında yaşıyorum.” Bu cümle projektör ışığını et yiyenlere doğru çevirse de, et yiyenler arasında yaşıyor olmak ifadesi vejetaryen beslenme tercihinde kararlı olmanın hem bilinç, hem sosyalleşme hem de duygular düzeyinde nasıl tezahür ettiğinin tek cümlede ifadesi olabiliyor. Projektör ışığı et yiyenlerin üstünde dursa da mesele vejetaryen olmakla ilgili.
“O tarihe kadar et yiyenler arasında yaşadığımın farkında değildim. Onlardan biri olduğum için göze batmıyordum. Onların alışkanlıklarını ve inançlarını yansıtıyordum. Ancak et yemeyi reddettiğimde; hayvanları yemenin doğal, normal ve gerekli olduğuna dair inancı yansıtan aynayı kırdım.”

Carol J. Adams’ın yine Ayrıntı Yayınları tarafından yayımlanan iki kitabı “Etin Cinsel Politikası; Feminist Vejetaryen Eleştirel Kuram” ve “Ne Adam Ne Hayvan; Feminizm ve Hayvanların Savunulması” şimdiye kadar hayvan hakları, vejetaryen olma hakkı ve feminist haklar üçgeni odağında yazılmış en iyi kuram kitaplarıydı. “Et Yiyenler Arasında Yaşamak” ise et yiyenler arasında yaşamayı bilinç, beden ve duygular düzeyinde var olabilme hakkını ortaya koyuyor, böylece ayakları yere sağlam basar şekilde temellendirebilme özelliğiyle hem özgün hem de yaşamsal konuların altını çiziyor. Yaşamsal çünkü, veganların varlığı dünyanın sisteminin tüm kontrolünü sağlayan et yiyenler arasında bir tehdit. Carol J. Adams ise tam aksine veganların sistemin beslenme zincirine bir tehdit unsuru olmaktan ziyade kişilerarası ilişkileri güçlendirilebileceğine inanıyor.
“Ne sebeple olursa olsun et yemeyi bıraktığımız andan itibaren, et yiyici dünya nezaketi elden bırakmaya başlar. Piyasada, nasıl vegan olunacağını anlatan bir sürü kitap var: Bu kitap ise bir tavsiyeye uymanızın ardından diğerleriyle nasıl iyi ilişkiler kurabileceğinizi irdeliyor. Bu kitap beslenme ile ilgili değil, kendinizi anlamanız ve kişilerarası ilişkilerinizi korumanız ile ilgili.”
Hayvanları yemeye son vermek ve bununla var olmayı seçtikten sonra et yiyenlerin toleranssız sistemiyle yüzleşmek Carol J. Adams’ın kitabın içeriği boyunca ilgilendiği konuların başında geliyor. Vegan olacaklar, yeni vegan olmuşlar veya bu konuyu merak edip, ilgilenenler adına tümü yaşanmış ve sonuna kadar deneyimlenmiş ilişki örnekler sunuyor Adams. İçerikteki bazı ilgi çekici bölüm başlıkları şöyle: ‘Dünya Çarpıştığında’; ‘Et Yiyenler ile Konuşmak’; ‘Sohbeti Sona Erdirmek’; ‘Et Yiyenler Arasında Yaşamak Aile/Partnerler’ ve ‘Çocuklar; Et Yiyenler İçin Yemek Yapmak’; ‘İş Ortamında Et Yiyenler’, ‘İnternette Et Yiyenler Arasında Yaşamak.’
Birkaç tanesini yazmak istediğim bu bölüm başlıklarında bile içeriği çok kapsamlı bir kitapla karşı karşıya olduğumuzu görüyoruz. Veganlığımız kimliğimizin sadece bir parçası diyerek çok önemli bir konunun altını çiziyor Carol J. Adams. Bu anlamda ortaya çıkan şu saptama çok önemli: Et yiyenlerin sürekli bir cevap aradığı soru veganlığın kimliklerle nasıl
bağdaştığıdır. Bu doğrultudan hareketle et yiyenlerin kaçınılmaz olarak bir açıklama derdine düştüklerini söyleyen Adams; “Buldukları açıklama gerçeği yansıtmasa da onları rahatlatabilir, çünkü onların engellenmiş olma durumlarını onaylıyordur.”
Kitabın son bölümü “Etkilenen Değil, Etkileyen Olmak” tan ayrıca bahsedilmesi gerekiyor. Dünyanın tamamını kuşatan et yiyenler arasında ‘Etkileyen olmak’ gerçekten zor. Hem vejetaryenler hem de veganlar için geçerli olan kitabın son çeyreğinde Carol J. Adams etkilenen değil, etkileyen olmanın en değerli yollarından birinin nefis vegan yemekler yapmayı öğrenmekten geçtiğini söylüyor. Buna kim itiraz edebilir? Eğer birinin karnını vegan beslenme olanaklarıyla sağlam bir şekilde doyurursanız itiraz edecek, karşı çıkacak seçenekleri de ortadan kaldırmış olursunuz.
En güzel sürpriz ise kitabın sonunda bekliyor bizi. 50 yıldır et yemeyi bırakmış olan Carol J. Adams güzel vegan yemekler yapma savını destekler nitelikte kitabın sonuna birbirinden nefis, doyurucu ve kolay yapılabilen tarifler ekliyor. Okununca kolay olduğunu gördüğünüz, yapıp, tadına bakmak isteyeceğiniz tarifler her biri de. “Et Yiyenler Arasında Yaşamak” bu anlamda -vegan olun veya olmayın- eğer mutfağınızda yemek tarifleri kitapları olan bir rafınız varsa o rafa da koyup içindeki tariflerden faydalanabileceğiniz bir kitap.
“Et Yiyenler Arasında Yaşamak” vejetaryen olmayı sonrasında veganlığı çok doğru noktalarından ele alarak anlatmış bir kitap. Carol J. Adams’ın bir ekofeminist, hayvan hakları savunucusu, aile içi şiddet ve cinsel suçlar kapsamında bir aktivist olduğunu düşünürsek bu konuya tüm tecrübeleriyle ömrünü verdiğini söyleyebiliriz. Ki, “Et Yiyenler Arasında Yaşamak” kitabının yazımının on yılı bulduğunu da belirtmek isterim.
Kitabın yazımı devam ederken yaptığı bir yazışmada içine işlediğini söylediği kitabın son cümlesini belirleyen alıntıyı ben de buraya alıntılayarak yazımı bitirmek isterim.
“Bazen et yiyenlerin olmadığı bir hayat yaşamak istiyorum.”
Kitabı yayıma hazırlayan Zeynep Oktay’a ve İngilizce aslından çeviren Zerrin Dirihan’a teşekkür ederim.